Atatürk’ün Kenti: Yalova

Yalova, bünyesinde barındırdığı termal kaynaklara ve doğal güzelliklere ek Atatürk’ün ölmeden önceki son yıllarını geçirdiği bir şehir olarak özel bir öneme sahiptir. Atatürk’ün “Yalova benim kentimdir.” Sözü bu şehrin değerini ifade etmektedir. Ülkemizin en şirin ve küçük şehirlerinden biri olan Yalova, Kocaeli, Bursa ve İstanbul’u birbirine bağlamaktadır. Oldukça işlek bir kara ve deniz yolu kavşağında bulunduğu için stratejik bakımdan önemli bir konumda olan Yalova, küçük bir sahil kasabasına benzemektedir. Marmara’nın güneydoğusunda yer alan bu şehir Samanlı Dağları’nın kuzey eteklerindedir. Atatürk’ün “Kurtuluşa öncü” olarak tanımladığı Yalova, Atatürk’ün isteği üzerine 1930 yılında İstanbul’a bağlanarak bu şehrin bir ilçesi olmuştur. 1995’te ise İstanbul’dan ayrılmıştır ve il merkezi haline gelmiştir.
Yalova’nın oldukça zengin bir geçmişi vardır. Roma’lılardan, Hitit’lerden ve Osmanlı’lardan izler taşıyan Yalova, ekolojik çeşitliliğiyle, kültürel zenginliğiyle ve turizm merkezleri ile ön plana çıkmaktadır. Şehrin sahil şeridi yaklaşık 105 km uzunluğunda olup özellikle yaz mevsiminde hiç boş kalmamaktadır.
Yalova gezilecek yerler ise Yalova’nın doğal güzellikleri ve kültürel zenginliklerini farklı açılardan yansıtmaktadır. İşte onlardan bazıları:
Yürüyen Köşk
Yalova sahilinde bulunan Millet Çiftliği içerisinde konumlanmıştır. 1929 senesinde Atatürk’ün talebi doğrultusunda yapılmıştır. Köşkün yanındaki çınar ağacının dalı duvara ve çatıya değdiğinden dolayı, 1930’da görevliler bu ağacın dalını kesmek için Atatürk’ün iznini istemiştir. Fakat Atatürk bunu kabul etmeyerek dalın kesilmemesini, binanın raylar ile biraz ileri doğru alınmasını söylemiştir. Bu sayede köşkün yıkılması, çınar ağacının kesilmesi önlenmiştir. “Yürüyen Köşk” ismi de işte buradan gelmiştir.
Yalova Kent Müzesi
Yalova gezilmesi gereken yerler arasında bulunan ve Hükumet Konağı Binası içerisinde yer alan bu müze, valilik ve belediyenin iş birliğiyle ziyarete açılmıştır. Müzede Yalova tarihini yansıtan belgeler, fotoğraflar ile Yalova’nın spor, turizm, eğitim ve sosyal hayatından kesitler sunulmaktadır.
Kara Kilise
Yalova’nın kent merkezinden 3 km doğuda, Çiftlikköy ilçesinin sahilindedir. Erken Bizans döneminden kalma bu kilise, önceleri hamam olarak kullanılırken daha sonra kiliseye dönüştürülmüştür.
Yalova Belediyesi Açık Hava Müzesi
Yalova ziyaret edilmesi gereken yerler listemizin en kıymetli öğelerinden biri olan bu müzenin açılışı 2003 yılında yapılmıştır. Osmanlı, Bizans ve Roma dönemlerine ait eserlerin ve Yalova’nın farklı yerlerindeki tarihi yapılara ait maketler burada sergilenmektedir.
Dipsiz Göl
Çınarcık-Erikli Yaylası’nın sahip olduğu nâdide güzelliklerden biri olan Dipsiz Göl, 530 ve 570 rakımda yer alan 2 gölden meydana gelmektedir. Gölün çevresinde de çeşitli hayvan ve bitki türlerine rastlamak mümkündür. Gölün etrafındaki yeşil alanlar yürüyüş ve piknik yapmak için gayet idealdir. Kratergölü olma özelliğini taşıyan Dipsiz Göl, Yalova’daki tek doğal göldür.
Yalova Plajları
Bilindiği gibi Yalova’nın yaz mevsiminde en hareketli ilçeleri Armutlu ve Çınarcık’tır. İşte Yalova plajları da yazın sıcak günlerinde Yalova ziyareti yapmak isteyenlerin mutlaka uğraması gereken yerlerin başında gelir. Yalova’nın en güzel plajları denildiği zaman akla Esenköy, Koruköy, Ayıburnu, Armutlu ve Çınarcık plajları gelmektedir.
Yalova Atatürk Köşkü
Atatürk tarafından yaptırılmıştır. Yaptırılan bu köşk, Yalova’da görülmesi gereken yerler sıralanırken ilk söylenenlerden biri olur. Hakkı Eldem’in 38 gün içerisinde inşa ettiği bu köşk, Atatürk’ün yaz döneminde çalıştığı yer olarak bilinmektedir. Örneğin Yerli Malı Haftası’na ve Serbest Fırka’nın kuruluşuna burada karar verilmiştir. Köşk 1984’te restore edilmiştir ve Atatürk’ün kişisel eşyalarına, sanat eserlerine, yemek takımına ve sandalyelerine burada yer verilmiştir.
Erikli Yaylası
Yalova’nın doğası ile iç içe olmak isteyenlerin mutlaka uğraması gereken yerlerden biridir. Denizden yüksekliği 600 metre olan Erikli Yaylası, patikalarıyla, yemyeşil ormanlarıyla, şelaleleri ve dereleriyle dünyanın olmasa da Yalova’nın harikalarından biridir. Özellikle doğa sporlarıyla uğraşanlar ve kampçılar burayı sürekli ziyaret etmektedir. Yalova şelaleri demişken, Sudüşen Şelalesi de unutulmamalıdır. Termal’de bulunan Sudüşen Şelalesi, yeşilin bin bir tonunu görebileceğimiz, bir şelaledir. Ormanlık bir alanın çevrelediği şelale, Samanlı Dağları’nın arasındadır.