Antalya’ya bağlı ve ilin en doğusunda konumlanan Gazipaşa ilçesine ilk yerleşim serüveni M.Ö. 628’li yıllara dayanmaktadır. “Selinus” adıyla bölgede iki kent bu tarihlerde kurulmuştur. Hacı Musa çayının iki yakasına kurulan bu liman kenti, 1221 yılında Selçuklu egemenliğine geçmiş, 1471 yılında Gedik Ahmet Paşa’nın fethiyle Osmanlı hâkimiyeti altına alınmıştır. Bölge ilçe statüsüne 1921 yılında kavuşmuştur.
Gazipaşa’da Gezilecek Tarihi Yerler
Gazipaşa’daki tarihi mekânlar şu şekildedir:
- Selinus Antik Kenti: Gazipaşa sınırları içerisinde yer alan bu antik kent, küçük bir yarımadanın doğusunda yer almaktadır. Kentin tarihi temelleri MÖ.6. yüzyıla kadar uzanmaktadır. Bir dönem kentin ismi Trajanapolis olarak anılmaktaydı. Eşsiz Akdeniz manzarasına ev sahipliği yapan kentin agorası deniz kenarında yer almaktadır. Yayan olarak ortalama yarım saat yürüyerek antik kentin bulunduğu konuma giriş sağlayabilirsiniz. Girişler ise herhangi bir ücrete tabi değildir.
- Antiocheia Ad Cragum Antik Kenti: Gazipaşa ilçesinin Güneyköy Nohut Yeri’nde yer alan antik kent, Akdeniz kıyısınca çevrelenmektedir. Kentin adı, MS.1. yüzyılda yaşamış Kommagene Kralı 4. Antiochus’tan gelmektedir. Günümüzde de aktif olarak kazı çalışmalarının devam ettiği antik kent, Roma ve Bizans dönemlerinde de yerleşim yeri olarak kullanılmaya devam etmiştir. Kentin içinde; kilise, hamam, agora, orta çağ kalesi, tapınak ve anıt mezarlar yer almaktadır. Kente giriş ise ücretsizdir.
- Bıçkıcı Manastırı: Gazipaşa’nın güneyinde bulunan Selinus’un 3 kilometre kuzeybatısında yer almaktadır. Ulaşım yönünden sıkıntı bir mevkide konumlanmış manastırın tüm yapıları, moloz taşlardan inşa edilmiştir. Ne yazık ki günümüzde manastırın sadece kuzey duvarları ayakta kalabilmiştir.
Gazipaşa’daki Gezilecek Doğal Güzellikler
Gazipaşa2daki doğa harikaları şu şekildedir:
- Koru Plajı Doğal Havuzlar: Koru mahallesinde yer alan plaj, Türkiye’nin doğal havuzu olarak da geçmektedir. Turkuazın gökyüzü mavisiyle muazzam uyumunu, incecik kumsalıyla taçlandırdığı bu plaj alanı, özellikle hafta sonları deyim yerindeyse ana baba günü gibidir. Gazipaşa ilçesine 6 kilometre uzaklıkta bulunan bu Akdeniz incisinin bir diğer özelliği doğal filtreleme sistemine sahip olmasıdır. Üç doğal havuzu da bünyesinde barındıran plaja ve havuzlara giriş için herhangi bir ücret talep edilmemektedir.
- Delik Deniz ve Kral Koyu: Masal sahnelerinden çıkmış görüntüsü, berrak deniz suyu ile Gazipaşa’ya 23 kilometre uzaklıkta yer alan bu koya Antiochia Ad Cragum antik kentin içinden geçirilerek ulaşım sağlanmaktadır. Koyun suyu ise tuzlu değil, tatlıdır. Otantik ismi ve akıllara durgunluk veren manzarasıyla koy için bir nevi deniz açılan kapı diyebiliriz.
- Yalan Dünya Mağarası: Gazipaşa’nın Beyrebucak köyünde yer alan bu tabi mühendislik eseri, hem atmosferi hem de sıra dışı efsaneleriyle sizi tahmin dahi edemeyeceğiniz bir yolculuğa çıkaracak. Beyrebucak köyündeki dağın 400 metre kadar içerisinde yer alan mağara tam 5 milyon yıllık bir oluşum birikimine sahip; öyle ki bu oluşum hala tamamlanmamış olup devam etmektedir. Görkemli sarkıt ve dikitleri, tünel ve oyuklarıyla mağaranın boyu yaklaşık 4 kilometreye kadar uzanmaktadır; ancak mağaranın yalnızca 450 metrelik kısmı ziyaretçilere açılmıştır. Günümüzde ışıklandırma sistemleri ve merdivenlerle süslenen mağaraya giriş ücreti 7 TL’dir.
Gazipaşa’nın Meşhur Yemekleri
Gazipaşa’nın yöresel yemekleri nelerdir? Sizler için sıraladık:
- Guru Keşli Çomaç: Hem aperatif hem de ana öğün olarak tüketilen bu yöresel lezzetin temelleri Yörük mutfağından gelmektedir. Kuru keş, su, tereyağı ve salatalık malzemelerinden yapılan lezzet, bölge genelinde oldukça yaygındır.
- Ayran Aşı Çorbası: Yörük mutfağının Gazipaşa’ya bir diğer armağanı olan Ayran Aşı Çorbası, bölgedeki hemen hemen her hanede bulunmaktadır.
- Börülceli Semizotu: Akşamdan ısıtılan börülcelerin haşlanıp saplarından ayrılmasıyla yapılan bu eşsiz lezzet, oldukça pratik bir tarife sahiptir.
Gazipaşa’ya Gidince Mutlaka Yapılacaklar
Gazipaşa’dan yapmadan dönmemeniz gerekenler şu şekildedir:
- Selinus ve Antiocheia Ad Cragum Antik Kenti’nde keşfe çıkmadan, Delik Deniz ve Kral Koyu’nun berrak sularında yüzmeden, Yalan Dünya Mağarası’nın sınırlarını keşfetmeden, bölgenin yöresel lezzetlerini tatmadan dönmeyin!
