Iğdır Gezilecek Yerler
Iğdır’da görülecek yerler doğal ve tarihi açıdan öne çıkmakta olup ziyaretçilerine özel bir deneyim yaşatıyor. Özellikle Ağrı Dağı sebebiyle sadece Türkiye için değil tüm dünya tarafından görülmesi gereken bir yer özelliği taşımaktadır. Yüksek platolar ve dağlık kesimler ile çevrili olmasına rağmen kendisine özgü hoş bir habitat barındıran bölge tarihsel yapılarıyla da Iğdır gezilecek yerler oldukça fazla çeşit sunmaktadır.
Iğdır Doğal Güzellikleri
Iğdır doğal güzellikleri pek çok açıdan ziyaretçileri memnun eden ve adeta doğa harikası bölümlerden oluşmaktadır;
- Ağrı Dağı; büyüklüğü nedeniyle iki ile yayılmış olan Ağrı Dağı’nın büyük bir kesimi Iğdır’da yer almaktadır. Türkiye’nin en büyük dağı olma özelliğini koruyan dağ için pek çok şiir yazılmış, türkü söylenmiş ve romanlara konu edinmiştir. Ağrı Dağı’nı uzaktan dahi görmek özel bir deneyim yaşamak için iyi bir fırsat vermektedir. Dilerseniz Ağrı Dağı’na düzenlenen tırmanma etkinliklerine de gerekli olan şartları sağladıktan sonra katılabilirsiniz.
- Göktaşı Çukuru; bölgeye 1892 yılında düşen bir göktaşı sonucunda oluşan devasa çukur, her zaman göktaşı çukuru göremeyecekler için oldukça iyi bir alternatiftir. Büyüklüğü ve derinliği açısından dünyada ikinci sırada yer almaktadır. Genişliğinin 35 metre olduğu ve derinliğinin de yaklaşık 60 metre olduğu tespit edilmiştir. Çukur etrafında ise pek çok özel taşa rastlamak mümkündür. Ayrıca bölgede bitki örtüsü de zengindir.
Iğdır Tarihi Yerler
Iğdır tarihi yerler bakımından da bölgede daha önce hüküm sürmüş pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış zengin bir kültürel mirasa sahiptir. Bölgeyi ziyaretlerde bu alanların ziyaret edilmesi tavsiye edilmektedir.
- Karakale Harabesi; Ermenistan sınırına yakın bölgede bulunan ve Urartular zamanında yapıldığı tahmin edilen Karakale Harabesi, bölgeye farklı bir hava kattığı için son derece özel bir yapı olarak öne çıkmaktadır. Bölgenin en eski yerleşim kalesi olarak öne çıkmaktadır.
- Ahura Harabeleri; Ağrı Dağı’nın kuzey yamaçlarındaki Yakup Vadisi üzerinde bulunan bu harabenin boyu 1,750 metreyi bulmaktadır. Yaklaşık olarak yapılma tarihi olarak MÖ II. Yüzyılda Araksiyalı Krallığı tarihlendirilmesi yapılmaktadır. Zengin doğal coğrafyanın ortasında yer alan bu harabeler, özellikle Anadolu uygarlıkları hakkında fikir edinmek isteyenler için iyi bir fırsat sunmaktadır.
- Selçuklu Kervansarayı; Asmaköy üzerinde bulunan bu kervansaray, bölgedeki Selçuklu mimarisinin seçkin örneklerinden birisidir. Özellikle taş işlemeciliği alanında dikkat çeken eser, 1986 yılında koruma altına alınmıştır. Fakat yakın zamana kadar henüz restorasyon ya da benzeri çalışmalar yapılmadığı için günümüzde harabe halinde durmaktadır.
