İstanbul tepeleri, şehrin göz kamaştıran manzarasını doyasıya seyredebileceğimiz önemli noktalardır. İstanbul’un manzaralı tepeleri bize, hem gözlerimizi hem de ruhumuzu doyuracak doğal güzelliklere doya doya bakma fırsatı sunmaktadır. Siz de Yahya Kemal gibi; Aziz İstanbul’a “Sana dün bir tepeden baktım.” Demek istiyorsanız, tepe tepe gezmeye hazırsınız demektir. İşte, İstanbul’da gidilmesi gereken manzara tepeleri:
Yoros Tepesi
Balıkçı tekneleriyle ve yemyeşil ortamıyla şirin bir sahil kasabasını andıran Anadolu Kavağı’nda yer alır. Buraya çıktığınızda İstanbul, sanki ayaklarınızın altındaymış gibi gelecektir. Doğu Roma’dan kalma burayı gezmek ve İstanbul’un muhteşem manzarasını buradan izlemek size çok iyi gelecektir. Aydos Ormanı Mesire yerinde ve Aydos Göleti’nde fotoğraf çekmeniz, piknik ve sspor yapmanız da şiddetle önerilir. Özellikle gün doğumunda ve gün batımında bu tepede olmak, gözlerinize müthiş bir ziyafet çektirmek demektir.
Pierre Loti Tepesi
Haliç’in panoramasını burada izlemek gibisi yoktur. İsmi, meşhur Fransız yazarlardan biri olan Pierre Loti’den gelmektedir. Tepede benzersiz Haliç manzarasına ek olarak restorantlar, kafeler ve hediyelik eşyaların bulunduğu dükkanlar sizi karşılayacaktır. Eyüp’te yer alan bu tepeye Eyüp Sultan Camii civarından teleferiğe binilerek ulaşılır. Tepeye gelene kadar zaten harika bir manzara size eşlik edecektir. Tepeye çıktığınızda ise “Dünyanın en güzel şehri İstanbul!” demekten kendinizi alamayacaksınız. Ayrıca tepede bulunan kafeye de uğrayarak İstanbul manzarasının keyfini çıkarırken kahve içmeyi de ihmal etmemelisiniz.
Nakkaş Tepe
İcadiye Yokuşu’yla Üryanizade Köşkü’nün arasında bulunmakta olup Kuzguncuk’un görülesi yerlerinden biridir. Yıldız Korusu, Ortaköy Camii ve Çırağan Sarayı ile karşı karşıya kalacağınız bu tepede boğaz manzarasını izledikçe izleyesiniz gelecektir.
Aydos Tepesi
İstanbul’daki en yüksek tepedir. Öyle ki buradan İstanbul’daki adalar bile görülebilir. Kartal’da yer alan bu tepe 537 metre yüksekliktedir. Zıt istikametinde de Aydos Göleti vardır.
Çamlıca Tepesi
İstanbul’un tepeleri dediğimiz zaman aklımıza gelen ilk tepelerden biridir. 268 metreye varan yüksekliğiyle Büyük Çamlıca Tepesi’nden oğazın mavi sularını, Galata’yı, Rumeli Hisarı’nı, Kandilli’yi, Topkapı’yı, Adalar’ı ve Haydarpaşa’yı rahatlıkla görmek mümkündür. panoramik bir manzarası vardır. Bu tepe iki bölümden meydana gelmektedir. 262 metre yükseklikteki Büyük Çamlıca Tepesi, dinlenme alanlarıyla ve sosyal tesisleriyle oldukça popülerdir. Nurbaba Tekkesi de buradadır. 229 metre yükseklikteki Küçük Çamlıca Tepesi’nde ise Topkapı ve Koru Köşkleri ile Sofa ve benzeri alanlar mevcuttur.
Yuşa Tepesi
Beykoz’da bulunan Yuşa Tepesi’ne gidenler kendilerini manevi bir atmosferin içinde bulmakta, bu tepeden İstanbul’a bakarken sanki büyük bir havuzu izliyormuş gibi hissetmektedir. Rotanızı Anadolu Kavağı’ndayken Beykoz’daki Tokat Köyü’ne doğru çevirirseniz şehri uçaktan seyrediyormuş gibi manzaranın tadını çıkarabilirsiniz. Bu arada Hazret-i Yûşâ’nın türbesini ziyaret etmeyi unutmamalısınız.
Nafi Baba Tepesi
Burada İstanbul’dan uzak diyarlara göç eden kuşları rahatlıkla izleyebilirsiniz. Tepe, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’ne bakmakta, Anadolu Hisarının ve Hidiv Kasrı’nın da mükemmel bir açıyla izlenmesine imkân vermektedir.
Sevda Tepesi
Anadolu Hisarı civarında yer almaktadır. Bilhassa Yeşilçam filmlerinin birçok sahnesi bu tepede çekilmiştir. 300 yıllık büyük ağaçlara ev sahipliği yapan Sevda Tepesi son derece heybetli bir tepedir. Gözlerinizi alamayacağınız boğaz manzarasıyla sizi şehir yoğunluğundan uzaklaştıracak ve –deyim yerindeyse- huzura gark edecektir.
Dragos Tepesi
Anadolu Yakası’ndaysanız ve canınız manzara izlemek istiyorsa, buraya gelmek çok isabetli bir fikir olacaktır. Tepe, Kartal’a bağlıdır ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin işlettiği tesisiyle hizmet vermekte olup, fiyatları uygundur. Marmara Denizi’ni kuş bakışı izleyebileceğiniz Dragos Tepesi, keyifli bir haftasonu geçirmek için uğrayabileceğiniz zarif yerlerden biridir.
