araç kiralama
TÜRKİYEYİ KEŞFET

Şehrin İçinde Huzur Arayanlara: Anadolu Kavağı

Anadolu Kavağı; İstanbul-Beykoz’da yer alan turistik bir mahalledir. Boğazın uç noktasında bulunan Anadolu Kavağı; balık lokantalarıyla ünlüdür. Kadıköy’den, Kabataş’tan, Eminönü’nden kalkan gemiler buraya kadar boğaz yolculuğu yaparlar. İstanbul’un gürültüsünden, kalabalıklardan uzaklaşıp biraz kafasını dinlemek isteyenlerin uğrak noktalarındandır. Anadolu Kavağı’na gidenler sahildeki balıkçı teknelerinde lezzetli balıklar yemeye, yemyeşil tepelerde mis gibi havayı içine çekmeye doyamazlar. Bilhassa Anadolu Kavağı tatil günlerinde daha da kalabalıklaşır, adeta iğne atsanız yere düşmez. Güzel bir balıkçı kasabası olan Anadolu Kavağı, şehrin nefes kaynağıdır ve Anadolu Kavağı’nda gezilecek yerler birbirinden güzeldir. Eskiden Anadolu Kavağı’na giriş-çıkışların denetime tâbi olduğu, hatta burada yaşayanların dahi kart göstererek giriş yaptığı anlatılır. Bu durum Anadolu Kavağı doğal güzelliklerini nasıl koruyabilmiş? Sorusuna bir cevap olabilir. İnciriyle ve temiz suyuyla meşhur Anadolu Kavağı şehrin el değmemiş köylerinden biri olarak nitelendirilebilir.

Yoros Kalesi

Boğazın Karadeniz kıyısındaki Yoros Kalesi halk arasında Ceneviz Kalesi diye de bilinir. Boğazın giriş kontrolü için yapılan bu kalenin Doğu Romalılar döneminden kalmış olduğu düşünülmektedir. Önemli tarihi eserlerden biri olan Yoros Kalesi, geniş panoramasıyla dikkatleri üzerinde toplamaktadır. İstanbul’un Kültürel Miraslar Listesi’ne giren ve şehrin etrafındaki diğer kalelerden daha fazla alanı kaplayan bu kale, hayranlık uyandıran manzarasıyla ziyaretçilerini adeta büyüler.

Yuşa Tepesi, Türbesi ve Camii

Anadolu Kavağı’nın hemen yakınında bulunan ve manevi atmosferiyle huzur dolu anlar yaşatan ziyaret yerlerindendir buralar… Yuşa Tepesi Boğaziçi’nin en yüksek tepesidir ve boğaza hakim manzarasıyla göz doldurur. Bilhassa kandillerde, Cuma gününde ve haftasonunda, Ramazan ayında, bayramlarda ziyaretçi akınına uğrar. Hazret-i Yuşa Aleyhisselam’ın türbesine gelenler burada dualar eder ve türbenin yanında bulunan, 1755 yılında inşa edilmiş camiye de mutlaka uğrarlar. Bazıları da türbenin diğer ziyaretçilerine lokum ve şeker dağıtır. Türbe, caminin yanındaki bahçededir ve parmaklıklarla çevrilidir. Önceden harap durumda bulunduğu için yerinin tam olarak belli olmamasından dolayı 17 metre uzunluğunda yapılmıştır.

Yoros Cafe

Peki Anadolu Kavağı’nda ne yenir? Diye soranlara ilk tavsiyelerimizden biri bu kafe olacaktır. Yoros kalesine gelenler dinlenmek için soluğu burada alır ve boğaz manzarasını izleyerek kahvaltı, et ve taze balık menüleriyle karnını doyurur.

Hazır konu yemekten açılmışken söyleyelim; Anadolu Kavağı restoranları özellikle balık hususunda bir numaradır. Balıklar sabahın erken saatlerinde tutulur ve restoranlara gelir. Anadolu Kavağı kahvaltı yerleri arasında ön plana çıkan mekanlardan biri Anadolu Kavağı Çam Vadisi’dir. Anadolu Kavağı’ndaki yemek yerleri ise Yedigül Restoran, Gözde Restoran, Yosun Restoran, Altın Balık Restoran gibi lezzet duraklarıdır.

Poyrazköy

Yoros Kale’nin yanından devam ederek Poyrazköy’e ulaşabilirsiniz. Buradaki piknik alanlarında piknik yaparak doğanın tadını çıkarabilir ve 600 yıllık Poyraz Kalesi’ni ziyaret edebilirsiniz. Poyrazköy’den sonra Anadolu Feneri gelir. 1834’te yapılan 20 metre uzunluğundaki fenerin yanında da bir cami vardır. Yemyeşil bitki örtüsünün kapladığı bu alan, size tüm sıkıntılarınızı geçici bir süre de olsa unutturacaktır.

Anadolu Kavağı’nda Görülecek Yerler

  • Cevriye Hatun Çeşmesi: Tarihi 18. Yüzyıla dayanır. Anadolu Kavağı meydanındadır.
  • Midillili Ali Reis Camii: Anadolu Kavağı’ndaki görkemli yapılardan biridir. 1593 tarihinde inşa edilen bu yapı, eski mezar taşlarına ve asırlık ağaçlara da ev sahipliği yapmaktadır. Caminin yanında Ali Reis Paşa türbesi vardır.
  • Marko Paşa Köşkü: Marko Paşa Konağı olarak da bilinir. Boğaz Komutanlığı bünyesine alınmıştır ve 19. Yüzyılın ortalarında yaşayan, Kızılay’ın kurucuları arasında bulunan ve Rum kökenli Osmanlı vatandaşlarından Marko Apostol’ın evidir. 1887-1888 yıllarında inşa edilen köşk, eklektik bir mimariye sahiptir. ‘Anlat derdini Marko Paşa’ya’ deyimini duymuşsunuzdur. İşte milletin dert babası olan Marko Paşa’nın Konağı, Anadolu Kavağı’na uğrayınca ziyaret ettiğiniz yerlerden olmalıdır.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

Başa dön tuşu
Kapalı
Kapalı